TGF’DEN YENİ YIL MESAJI

          Türkiye Gazeteciler Federasyonu Yönetim Kurulu tarafından yapılan açıklamada, 2018’in medya açısından sıkıntıların tavan yaptığı bir yıl olduğuna değinildi ve Türk medyasında umutların doğal olarak 2019’a taşındığına vurgu yapıldı. TGF Yönetim Kurulu adına, yeni yıl mesajını yayınlayan Genel Başkan Yılmaz Karaca’nın açıklaması aynen şöyle:

          Biliyoruz ki; gerek yaygın medya, gerekse yerel medya olarak tüm Türk medyası bu ülkede her yıl ortak kaderi paylaşıyor. Yazılı, sözlü, görüntülü, digital ve internet alanında faaliyet gösteren tüm yayın organlarını ve bu mecralarda görev yapan meslektaşlarımızı ilgilendiren bütün dertler, tasalar, sorunlar, problemler; geride bıraktığımız yıl içinde hiç abartısız üzerimize kara bulutlar gibi çöktü.

          Özellikle yerel basından imdat çığlıklarının yükseldiği, yayın kuruluşlarının bir bir kapandığı, çoğunun da kapanma aşamasına geldiği, işsizliğin zirve yaptığı, maaş, tazminat gibi en temel özlük hakların tamamen dibe vurduğu, benzer sorunları iliklerine kadar hisseden yaygın medyada ise kurtuluşun el değiştirmelerde arandığı, talihsiz bir yıl olarak anacağımız 2018’i nihayet geride bırakıyoruz.

          Bütün bu olumsuzluklara rağmen, 2019’a umutla bakmak istiyoruz ve başta    Cumhurbaşkanımız olmak üzere devletimizin ilgili tüm yetkililerine sesleniyoruz.

Medya kuruluşları, toplumun sadece gözü, kulağı, sesi değil, aynı zamanda nefesidir. Bir ülke ve bir toplum, kendini ancak ve ancak basın kuruluşları ile ifade edebilir, onlar sayesinde varlığını ulusal ve uluslararası platformlarda güçlü bir şekilde duyurabilir.

          Unutulmamalı ki, iletişim ve haberleşmenin en büyük güç haline geldiği çağımızda devletler, nüfuz etmek istedikleri ülke veya toplumlara, toptan tüfekten önce medya vasıtasıyla giriyor. Günümüz dünyasının, uzun zamandır, uluslararası zeminde yürütülen büyük algı operasyonlarıyla yönetilmeye başlandığını da biliyoruz. İşte o nedenle ülkemiz medyası üzerinde hassasiyet göstermeli, üzerinde adeta titremeli ve o sebeple onu sağlıklı bir işleyişe mutlaka kavuşturmalıyız.

          Bir ülkenin medyası ne kadar güçlüyse ve medya mensupları ne denli güvendeyse, o ülkenin özellikle uluslararası arenalarda boy göstermesi o kadar etkili olur. Aynı şekilde bir toplumun aynası olan medya ne denli özgürse, o toplumun; teknolojinin baş döndürücü hızla geliştiği modern dünyaya adaptasyonu o kadar sorunsuz olur ve geleceğe de o kadar emin adımlarla yürür.

          Demokrasilerin teminatı olduğu kuşku götürmeyen basının, yeniden hak ettiği seviyeye yükseltilebilmesi için elbette ki başta ülkemizi yönetenlere, ama aslında bizler de dahil olmak üzere toplumun tüm kesimlerine büyük sorumluluklar düştüğünün bilincindeyiz.

          TGF olarak, hazırladığımız medya raporlarını ilgili birimlerle paylaşmayı, ‘medyaya can suyu öneriler’ başlığıyla tespit ettiğimiz belli başlı çözüm yollarını içeren dosyamızla birlikte yetkililere ulaştırmayı sürdüreceğiz ve bunların 2019’da da her daim takipçisi olacağız. Ta ki, somut adımlar atılana, nihai çözüme ulaşıncaya kadar, üzerimize düşen tüm sorumluluğun gereğini yerine getirme çabası içinde olacağız.

          Açık yüreklilikle belirtelim ki, samimi taahhüdümüz de şudur: Yeni yılda iyi niyetle el ele vererek, asla kırıp dökmeden, kimseyi ötekileştirmeden, aynı kaderi paylaşan sancılı bir sektörün mensupları olarak, medyamızı evrensel standartlara yükseltmek için tüm basın meslek kuruluşlarıyla da işbirliği yaparak, hep birlikte çaba göstereceğimize söz veriyoruz.

          Yeni yılın ülkemize, halkımıza ve tüm olumsuz koşullara rağmen, her zaman toplumun hizmetinde cansiperane bir şekilde görev yapan tüm meslektaşlarımıza güzellikler getirmesini yürekten diliyoruz.